İBB 49 tane caddemizi UKOMEde ana arter ilan edildi. Bütün caddelerimizin tamamı onların kontrolü altına girecek. Sokağa çıksak bile onlardan izin alacağız demek bu. İlan, reklamı onlar alacak ama gelirten öte; ana arterlerdeki düzenlemeler, bozulan, aksayan şeylerin giderilmesi tamamen İBBde kalacak. Yerel yönetimlerin güçlendirilmesinden bahsederken, büyük şehire alıyorsun yetkiyi. Zaten imar yetkisini bakanlık aldı. İlçe belediyesi işlevsiz hale getirilecek. Ana arterlerle ilgili bir işlem yapmak istediğimiz zaman direk İBBden izin almamız gerekiyor. En son 2009da yapılmış, sonra bir miktarını geri vermişlerdi; yerelleşmeye dönük olarak. Şimdi merkezleşmeye başladılar.
Kontrollerini artırmak, her zaman ipleri ellerinde tutmak istiyorlar. Muhalif belediyeleri kontrol altına almak amaç. Kendi belediyeleriyle sorunları zaten rahatlıkla çözüyorlar. Ataşehir, Kadıköy, Beykoz, Üsküdar gözüküyor şimdilik. Doğru değil, yapmaları gereken şehrin bütününü ilgilendiren projeleri İBB olarak takip etmek. Mesela ulaşım. Tek başına, ilçe bazında çözülemeyecek sorunları çözmesi gerekiyor İBBnin. Milli Eğitimin bütün okullarının bakımını biz yapıyoruz. 10 milyonun üzerinde para ayırıyoruz. Milli Eğitim yapamadığından dolayı biz yapıyoruz.
Kışın kar yağdı, bizim sokaklarımıza, caddelerimize girmediler ki! Nasıl 39 ilçeye yetişeceksiniz? Şu an kentsel dönüşümün çok yoğun olduğu bir ilçe. İnşaatların düzenlemesini biz yapıyoruz. Şimdi gelecekler, vatandaşla sürekli problem yaşanacak. Altıyoldan aşağısının tretuvarı yok, biz yapalım dedik, vatandaş bizi şikayet ediyor, hala onu yapamadılar kaç sene oldu. Mühürdar Caddesini alıyor mesela, ne alakası var ana kentle. İnönü Caddesini alıyor; orada bordür çalışması ve bisiklet yolu yapıyoruz. Selamiçeşme Köprüsünü alta almaya çalışıyoruz, o caddeyi de alıyor, anlamsız.